ÇAKÜ 15. Kuruluş Yıl Dönümü Etkinlikleri, Gerçekleştirilen Açılış Töreni ile Başladı

Çankırı Karatekin Üniversitesi (ÇAKÜ) “15. Kuruluş Yıl Dönümü Etkinlikleri”, gerçekleştirilen açılış töreni ile başladı.

Uluyazı Kampüsü Rektörlük Konferans Salonunda gerçekleştirilen törene; Bulgaristan Turizm Bakanı Dr. İlin Dimitrov, Çankırı Valisi Abdullah Ayaz, AK Parti Çankırı Milletvekili Salim Çivitcioğlu, Çankırı Başsavcısı Oğuz Şükrü Ener, Çankırı il protokolü ve çok sayıda akademisyen ile öğrenci katılım sağladı.

Şehitlerimiz ve ahirete irtihal eden gazilerimiz için saygı duruşunda bulunulması ve İstiklâl Marşımızın okunmasıyla başlayan tören programı, ÇAKÜ 15’inci yılı video gösterimi ile devam etti. Videoda, üniversitenin kuruluşundan bu yana geçen süreçler anlatıldı.

ÇAKÜ Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi, Çankırı Karatekin Üniversitesinin 15 yıl içerisinde gelmiş olduğu nokta ile Türkiye’de değişen yükseköğretim anlayışı üzerine önemli açıklamalar yaptığı konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“Kurulduğu günden bu yana Çankırı’mıza değer katan, ülkemize katkı sunan üniversitemizin, 2007’den bu yana Çankırı’da bir akademi kültürü oluşturma ve üniversitemizi şehrimiz ile bütünleştirme yolunda en büyük gücümüzü siz değerli paydaşlarımızdan aldık. Geleceğimizin inşasında bilimin ve akademinin gücüne inanan paydaşlarımıza; fedakârca emek sarf eden siz değerli akademik ve idari kadromuza 15’inci Yılımızı kutladığımız bu günümüzde tekrar teşekkür ediyorum.”

“Ulu çınarlar fırtınalı diyarlarda yetişir.”

“Yakın tarihimizde yüzleşmek zorunda kaldığımız anti demokratik süreçler içerisinde, akademide beyin göçlerinin yaşandığı ve hem ülkemize hem de üniversitelerimize büyük kayıplar yaşatıldığı dönemleri geride bıraktık. Fakat ‘Ulu çınarlar fırtınalı diyarlarda yetişir.’ sözünü doğrularcasına yaşadığımız her zorluk milletimizi daha da güçlendirdi ve köklerimizin daha da derine inmesine vesile oldu. Dün, fırtınalar arasında yetişen ulu çınarlar, bugün Türkiye’nin gelecek yüzyılını belirleyen köklü değişimlerin öncüsü oldu. Son yıllarda, dış politikadan ekonomiye, savunma sanayiinden milli uzay programına değin yaşanan gelişmeler, ülkenin tüm kaynaklarının etkin bir şekilde değerlendirildiğinde nasıl muhteşem sonuçlar doğurduğunun birer nişanesi oldu.”

Rektör Çiftçi’den Türkiye’deki Yükseköğretimde Zihniyet Dönüşümü Vurgusu

“Çankırı Karatekin Üniversitesi olarak kendimizi, ülkemizde yaşanan dönüşümlerin yükseköğretimdeki yansımasının bir parçası olarak görüyoruz. Son 20 yılda açılan üniversiteler, nicelik ve nitelik itibariyle Türkiye’de yaşanan oldukça önemli bir zihniyet dönüşümünü ifade etmektedir. İlk büyük dönüşüm ise, aydın anlayışımızda gerçekleşmiştir. Bugün, müstemleke aydın profilini muteber gören anlayış terkedilmiştir. Ülkemizde artık yabancı bilim ve kültürü karşısında kompleks duymayan modern biliminin temellerinde kendi kültür ve tarihi olduğunun bilincinde ve bu potansiyellerle de yeni ilmî kıymetler üreten münevver kişiler yetişmektedir. Bu dönüşümünün diğer bir yansıması ise yükseköğretimi herkesin en temel hakkı olarak gören anlayışın güçlenmesidir. Bu büyük dönüşümün neticesinde bugün ülkemizde 200’ün üzerinde üniversitede ve 8 milyonu aşkın gencimiz eğitim görmekte, 184 bin akademik personel ise üniversitelerimizde eğitim vermektedir. Birçok ülkenin nüfusundan daha fazla öğrenci sayısına sahip ülkemizde öğrencilerimize sunulan imkânlar ise gün geçtikçe artmaya devam etmektedir. Öğrencilerimize, geçmişte sayıları çok daha az olmasına rağmen sağlanamayan nitelikli barınma imkânları, bugün hali hazırda en iyi koşullarda sunulmaktadır. Öğrencilerimizin, öğrenim burs ve kredi miktarları artırılmış, öğrenim kredilerinin geri ödemesinde faizler silinmiş ve ödeme kolaylıkları da sağlanmıştır. Bunların her biri gençlerimizin eğitimi için sunulmuş çok önemli imkânlardır. Bu bir milattır ve geri dönüşü yoktur. Biliyoruz ki Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde gerçekleşen bu zihniyet değişimi; üniversitelerin bilimde, teknolojide ve sosyal bilimlerde bu toprakların potansiyelini açığa çıkaracak atılımlar yapmasıyla tamamlanacak ve kalıcı hale gelecektir. Çankırı Karatekin Üniversitesi olarak bu dönüşümün omuzlarımıza yüklediği sorumluluk bilinciyle 15’inci yılımıza giriyoruz. Bu sorumluluk bilinciyle sanat alanında ulusal başarılara imza atıyor, bilimsel anlamda küresel çapta iz bırakan etkili akademisyenlerimizden güç alıyor, toplumsal katkısı yüksek çalışmalarla Çankırı’mızla ve insanımızla bütünleşiyoruz.”

“Atayurdumuzun tarihini, sadece dil olarak değil, ortak hissiyatlarımızı da içerecek şekilde yazacağız.”

“Türk Devletleri Teşkilatı toplantısı sonrasında ziyaret ettiğimiz Özbekistan Bilimler Akademisi Başkanı Azamat Ziya hocam çok değerli bir şey söyledi. ‘Birliğimizi dirliğimizi istemiyorlar, bizler tarihe adımızı yazdık ama Atayurdu tarihimizi başkaları yazdı.’ ifadelerini kullandı. Bu tespit, tarihsel olarak acı bir gerçeği ortaya koymanın yanında, Türkiye’deki üniversiteler olarak uluslararasılaşmadaki bir vazifemize de işaret etmekte idi. İşte biz Uluslararasılaşma politikalarımızı bu vazifemizin de bir gereği olarak görüyoruz. İnanıyoruz ki yaptığımız bu ortaklıklarla; Atayurdumuzun tarihini, sadece dil olarak değil, ortak hissiyatlarımızı da içerecek şekilde yazacağız. ‘İstiklâlden İstikbale, Yenilikçi ve Girişimci’ bir üniversite olarak yılmadan yorulmadan; azim, ümit ve emekle kararlı bir şekilde çalışmaya üretmeye devam edeceğiz. 15’inci yılını kutlayan genç bir üniversite olarak ‘Türkiye Yüzyılının’ inşasındaki akademik sorumluluğumuzun farkında olacak şekilde, evrensel değerlerden ve medeniyet kodlarımızdan ilham alarak nitelikli ve erdemli bilgi üretmeye devam edeceğiz.”

“Aşkınan çalışan yorulmaz”

“Üniversiteler, içinde yer aldığı kente sunduğu sosyo-ekonomik katkı oranında anlamlıdır. Bizler bu hakikatten hareketle üniversitelerimizi, il ve ülke düzeyinde sosyo-ekonomik ekosistemler olarak görüyoruz. Çankırı Karatekin Üniversitesi olarak şehrimize ekonomiden toplumsal gelişime varıncaya değin her alanda katkı sunmayı hedefliyoruz. Bu nedenle; yerel yönetimlerle, kamu kurumlarıyla, sivil toplum kuruluşlarıyla, meslek odalarıyla ve tüm paydaşlarımızla birlikte çalışmayı da kendimize ilke ediniyoruz. 15 yılda yapılan bütün çalışmaları sağlam bir temel ve zemin olarak görerek bir yandan 15 yıldır ekilmiş fideleri büyütüyor, bir yandan da yeni fideler ekiyoruz. Bilimde, sanatta, sağlıkta, teknolojide ve medeniyette hem üniversitemizi hem de şehrimizi gümrah bir orman kılmaya azmediyoruz. Mevlânâ ‘Toprağa hangi tohum ekildi de bitmedi’ diyor. Biz de Çankırı’nın mümbit toprağına bilgi tohumları ekiyoruz. Bugün geldiğimiz noktada; 30 bine yaklaşan mezunumuzla, 33 ülkeden 4 bine yakını uluslararası öğrenci olmak üzere eğitimine devam eden 20 bin öğrencimizle, 41’i TÜBİTAK olmak üzere 500’ü aşan Bilimsel Araştırma Projemizle, 4 kıtada ve 85 ülkeden 210 üniversite ile yaptığımız 245 ikili anlaşma; erişilebilirlik, sıfır atık, yeşil kampüs ve akreditasyon çalışmalarımızla, geleceğin mesleklerine açılan bir kapı olarak kurmuş olduğumuz Teknokent’imizle, Akademi ve sanayi sektörünü buluşturan Proje Destek Ofisi’mizle ve daha burada sayamayacağımız birçok çalışmamızla; üniversitemizin gücünü, etkisini, Çankırı’mıza katkısını ve ülkemize faydasını artırmak için durmadan dinlenmeden çalışıyoruz ve çalışmaya da devam edeceğiz. Zira kıymetli ozanımız Muharrem Ertaş’ın ‘Aşkınan çalışan yorulmaz’ dediği gibi, biz bir yandan anın vacibini yerine getirirken, diğer yandan da önümüzdeki 15 yılları planlıyor, önümüze yeni ufuklar ve hedefler koyarak şehrimiz ve ülkemiz için katma değer üretiyoruz.”

“15 yıllık tecrübemizi dünyanın diğer üniversitelerinin birikimiyle birleştiriyoruz.”

“Bu şehrin şanlı geçmişine yakışır bir üniversite tesis etmek için tarihe ve geleceğe Emir Karatekin’in gözleriyle, Ahi Evran’ın bilgeliği ile bakıyoruz. Bir yanımızda kadim Darülhadis, bir yanımızda İstiklâl Yolu, bir yanımızda Emir Karatekin’in manevi himayesi ve bir yanımızda da yüce Ilgaz Dağı bulunuyor. Biz üniversite olarak Çankırı`nın tarihi, coğrafi, kültürel ve sanayi potansiyelinin farkındayız. Bu potansiyeli daha verimli bir şekilde harekete geçirmek için ise sorumluluk alıyor, olanaklarımızı seferber ediyoruz. Çankırı’da tarım ve hayvancılığın, sanayinin, hizmet sektörünün, kültürün ve en önemlisi de nitelikli insan kaynağının geliştirilmesine daha fazla katkı sunmak için, 15 yıllık tecrübemizi dünyanın diğer üniversitelerinin birikimiyle birleştiriyoruz. Üniversitemizin Türkiye’de sözü edilen yükseköğretim kurumları arasındaki yerini alması, bir ekol oluşturabilmesi için bir yandan eğitim öğretim faaliyetlerimize devam ederken öte yandan da akreditasyon çalışmalarımızı hız kesmeden sürdürüyoruz.”

“Sen, ben yok; biz varız, Çankırı var.”

“Ahilik kültürünü yaşatan, İstiklâl Yolu’nu istikbale bağlayan Çankırı’mızın layık olduğu üzere, bölgenin kültür ve medeniyet merkezi haline gelmesine katkı sunuyoruz. Şanlı medeniyetimizi, müdrik kadrolu bir üniversite olarak bilimde, edebiyatta, sanatta, kültürde Çankırı’nın eski parlak günlerine ulaşmasında üzerimize düşen misyonu yerine getiriyoruz. İstişareye, diyaloğa, fikir teatisine, iş birliğine ve güç birliğine önem veriyor, Çankırı’nın bütün güzide kurum ve kuruluşlarıyla, sivil toplumuyla, kanaat önderleriyle ve halkıyla birlikte ‘Sen, ben yok; biz varız, Çankırı var.’ diyerek omuz omuza geleceğe yürüyoruz. Cumhuriyetimizin 100 yılına, Türkiye Yüzyılı vizyonuyla girerken hepinizi hürmet ve muhabbetle selamlıyor, nice 15’inci yıllara değil, nice 100 yıllara diyorum.

Çivitcioğlu: “Aş istemiyoruz, iş istemiyoruz; üniversite istiyoruz.” dedik.

Çankırı’da 2007 tarihinde üniversite olmadığını, o dönmede sadece Ankara Üniversitesi’ne bağlı birimlerin bulunduğunu ifade eden Çankırı AK Parti Milletvekili Salim Çivitcioğlu ise, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Çankırı’ya geldiğinde tüm Çankırı olarak topyekûn; aş istemiyoruz, iş istemiyoruz; üniversite istiyoruz diye kendilerine ilettiklerini hatırlatarak “2007 senesinde bu süreç başladı. Yılmadan, yorulmadan Çankırı’mızı üniversite için hazırladık. Çünkü Çankırı halkı, üniversitenin ne anlam ifade ettiğini, üniversite ile beraber ekonomik ve sosyokültürel alamda ne tür değişikliklerin olabileceğini çok iyi biliyordu. Nihayetinde ise Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla Çankırı’mıza Çankırı Karatekin Üniversitesi kuruldu ve üniversitemiz o günden beri de yoluna hız kesmeden devam ediyor.” dedi.

“Artık biz kendi kendimize yeten bir ülkeyiz.”

Konuşmasında, üniversite ve Çankırı için göstermiş olduğu gayretlerden dolayı Rektör Çiftçi’ye teşekkür eden Çivitcioğlu, ÇAKÜ Teknokent’in de ülkemizin gelecek misyonu ve Çankırı için oldukça önem arz ettiğini ifade ederek şunları söyledi:

“2023’teki amacımız, dünya devletleri içerisinde ekonomik anlamda ilk 10 ülke arasına girebilmek. Bunu da bilgi ve üretim ile eğitimin de niteliğinin artırılmasıyla gerçekleştireceğiz. Eğitim ise sadece sınıfları doldurup derse katılmak ve vizeden, finalden geçmek olmamalıdır. Biz belirli bir zamana kadar yut dışından teknoloji ithal ettik. Onların bağımlısı olduk. Yurt dışından fikir ithal ettik. Yine onların bağımlısı olduk. Artık biz kendi kendimize yeten bir ülkeyiz. Bu anlamda da Yakınkent Organize Sanayisinde inşaatı gerçekleştirilen ÇAKÜ Teknokent de inşallah en yakın zamanda hizmet vermeye başlayacak. Orada da hem öğrencilerimiz hem öğretim elemanlarımız hem de firmalar, beraberce çalışarak teknolojiyi daha yüksek yerlere taşımak için elinden geleni yapacaklar.”

“Ülkemizin en büyük zenginliği, sahip olduğu beşeri sermayedir.”

Çankırı Valisi Abdullah Ayaz ise yaptığı konuşmada şu sözleri söyledi:

“Kuruluşundan bugüne kadar üniversitemizde emeği geçen en alttan en üste kadar tüm paydaşlara, tüm emek verenlere, saygıdeğer hocalarımıza, saygıdeğer çalışanlarımıza çok teşekkür ediyor, huzurlarınızda onları bir kere daha hayırla yâd etmek istiyorum. Sevgili öğrencilerimiz, en büyük temennimiz buradan güzel anılarla ayrılmanızdır. Ülkemizin en büyük zenginliği, sahip olduğu beşeri sermayedir. Biz bu beşeri sermayemizi, yani gençlerimizi, yani sizleri; geleceğe ne kadar iyi hazırlayabilirsek, gelecek bizler için o kadar iyi olacaktır. Gençlerimizi bugünlere getiren ve geleceğe hazırlayacak olan hocalarımızın da hepsinin emeklerine sağlık.”

Vali Ayaz’dan Rektör Çiftçi’ye Teşekkür

“Üniversitemize şehre kattığı değerler için teşekkür ediyoruz. Kamu kurum ve kuruluşlarımızla yaptığımız her türlü çalışmada, bize kapılarını sonuna kadar açan başta Rektörümüz Prof. Dr. Harun Çiftçi olmak üzere, tüm hocalarımıza da bir kere daha teşekkür ediyoruz. İnşallah bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da üniversitemizle beraber omuz omuza şehrimiz için çalışmaya devam edeceğimizi ifade ediyorum.”

Bakan Dimitrov: Turizm demek dostluk demektir.

Rektör Çiftçi’ye Çankırı davetinden dolayı teşekkür eden Bulgaristan Turizm Bakanı Dr. İlin Dimitrov ise Çankırı Karatekin Üniversitesinin iyi bir proje ortağı olduğunu belirterek “Türkiye, Bulgaristan turizm pazarımızda ikinci, Bulgaristan ise Türkiye turizm pazarında beşinci sırada yer alıyor. Bulgaristan’dan her yıl 1,7 milyon Bulgar`ı Türkiye`ye gönderiyoruz. Turizm demek dostluk demektir. Bu dostluk doğrultusunda da Çankırı Karatekin Üniversitesi ile bir proje başlattık. Bu proje, birebir ikili diyaloglarla başladı. Bu dostluğumuzun artarak sürmesini temenni ediyorum.” ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından ÇAKÜ Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Müzik Bölümü Öğretim Elemanları Dr. Öğretim Üyesi Elvan Karakoç ve Dr. Öğretim Üyesi Tuğba Çağlak Eker tarafından müzik dinletisi gerçekleştirildi. Müzik dinletisinden sonra ise Stanford Üniversitesince yapılan araştırma sonucunda hazırlanan “Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları” listesine giren ÇAKÜ öğretim üyeleri ile aynı derecelendirme sisteminde başarıları ile ÇAKÜ’nün akademik görünürlüğüne katkı sağlayan ve üniversitenin sıralamasında ilk 10’ da yer alan öğretim üyelerine Rektör Çiftçi tarafından ödülleri verildi.

Toplumsal katkı alanında ödüle değer bulunan akademisyenlere Vali Ayaz, Çankırı Karatekin Üniversitesinin kuruluşuna katkı sağlayan isimlere ise Rektör Çiftçi tarafından ödüllerinin verilmesiyle tören sona erdi.

Yayınlanma Tarihi: 24 Kasım 2022 Perşembe